eLamcafe Hoşgeldiniz
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

eLamcafe Hoşgeldiniz


 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Bilgi Sosyolojisi

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Yusuf
Root Administratör
 Root Administratör
Yusuf


Erkek Mesaj Sayısı : 337
Kayıt tarihi : 18/05/10
Yaş : 37

Bilgi Sosyolojisi Empty
MesajKonu: Bilgi Sosyolojisi   Bilgi Sosyolojisi Icon_minitimePaz Mayıs 23, 2010 2:22 pm

En geniş anlamıyla bilgi sosyolojisi, bilginin toplumsal bir temelle arasındaki ilişki şeklin­de tanımlanır. Bu ilişki nedenseldir, yani belir­li bir toplum yapısı ya da türü Özel türden bil­giler üretmektedir ki, bu bilgiler diğer toplum­sal yapılar için ya anlamsız ya da ilgisiz şeyler­dir. Dolayısıyla bilgi sosyolojisine göre, her toplum bireylerini başka toplumların üyeleriy­le aralarında farklar olacak belli şekilde davra­nacak şekilde kodlar ve yönlendirir. Bu sosyo­loji dalı yirminci yüzyılın ürünü olmasına rağ­men günümüzde hemen bütün sosyal bilim dallarının literatürüne girmiş, hatta inanç ve bilgi formlarını tümüyle ekonomik ya da top­lumsal alt-yapıyla açıklamaya çalışan kaba Marksist söylemde oldukça yaygınlaşmıştır.

Bilgi sosyolojisi teriminin en genel anlamı aşağıdaki tanımlardan çıkartılabilir: "İncele­memizin konusu, verili bir tarihsel zamanda eiuellektüel hayatın mevcut sosyal ve siyasal güçlerle nasıl ne şekilde İlişkili olduğunu göz­lemlemektir." (K.Mannheİm)
"Bilgi sosyolojisi bir yanda siyasal süreçler ve yapıların işlevsel iç-ilişkilerinin, öte yandan bilme tarzlarını da içeren entcllcktüel hayatın kalıplarının analizidir." (H.Becker ve H.D.-Dahlke)
"Bilgi sosyolojisi düşünce sistemlerinin diğer toplumsal olgular tarafından nasıl şartlandırıl-dığı ile ilgilenir." (V.J.H.Sportt)
Her üç tanımında "entellektüel hayat", "dü­şünce sistemleri", "bilme tarzları" gibi son de­rece soyut ifadeler kullandığı dikkat çekmek­te, ilk paragrafta verilen standart tanımdan da­ha geniş bir bağlamdan söz ettikleri görülmektedir. Ama temeldeki varsayım aynen korun­maktadır. Bu varsayım düşüncelerin toplum­sal olarak şartlandınldığını veya ondan etki­lendiğini İleri sürmektedir.

Terimin bilimsel bir tanımı şu şartlan yerine getirmek durumundadır:

a) İlk olarak nesnellik (objektiflik) şartı yeri­ne getirilmelidir, yani değerlerden arınmalı­dır. Bilgi sosyolojisinin ilk amacı onların siya­sal anlamını veya da geçerliliğini yargılamak değil, bir bilim dalı olarak fikirlerin toplumsal kökenini anlamaktır.

b) İkinci olarak, sosyal alt-yapı İle zihinsel üst-yapı arasındaki bağlantıyla İlgili kanıtlana­mayan ontolojik, yeni me tafizik varsayımların ihraç edilmesi gereklidir. Eğer bilgi sosyoloji­si bilimsel bir disiplin olmak istiyorsa, determi­nizm ve özgürlük sorunu hakkında dogmatik ifadelerden kaçınmalı ve kendisini sosyal du­rumların ışığında fikirlerin anlamının yorum­lanması amacına yönelik bir yöntem olarak kurmalıdır.

c) Üçüncü şart, "sosyal alt-yapı", başka bir deyişle, fikirlerin onun ışığı altında yorumlan­dığı sosyal olaylar ile neyin kastedildiği açık bir şekilde belirtilmelidir.

Fransız ve İskoç aydınlanma filozolfları, tüm sosyal farklılıkların toplumsal köklere sa­hip olduğunu ve onların insanın kontrolünde olduğunu ilk kabul eden kimselerdi. Onlar gc-niŞ bir toplumsal, ekonomik ve siyasal faktör­ler ağının insan bilincinin oluşum, yapı ve içe­riğini belirlediğinin bilincindeydiler. Bununla birlikte genelde bu filozoflar bilgi sosyolojisi­nin ne mümkün, ne de istenilen bir şey olduğu­nu kanıtlamaya girişmediler. Sözgelimi Kant, aklın deney öncesi (a priori) formlarından söz eder ve düşüncelerin dış etkilerle biçimlenebi­leceği anlayışına karşı çıkar. Aynı şekilde çeşit­li görüşlere sahip deneyciler, bilimsel bilginin toplumsal şartlardan etkilenmemiş olan de­neyler yardımıyla elde edildiğini öne sürdüler. Bu filozoflar olsa olsa toplumsal şartların teo-riüstü faktörlerin oluşumunu -düşüncenin ya­pı ve içeriğini değil- etkilediğini söylediler.
Kari Marks, belirli tarihsel şartlar altında ekonomik gerçeklerin çeşitli sosyo-ekonomik süreçler yoluyla ideolojik üst-yapıyı belirlediği
yolundaki teorisiyle bu alanın önemli köşe taş-lanndan birini oluşturdu. Bu anlayış bilgi sos­yolojisinde hala ana konu olmaya devam et­mekte olup, Lukacs gibi yazarların eserlerin­de kültürel üretim sorunlarının kimi örnek sosyolojik analizlerine de ilham kaynağı ol­muştur.

Durkheİm, genel bir tasnif edici, işlem mode­li geliştirememişse de bilgi sosyolojisinin öncü­lerinden birisidir. O, algı deneyini (uzay, za­man, nedensellik, yön) düzenleyen temel kate­gorilerin (en azından daha basit toplumlarda) sosyal yapıdan kaynaklandığını iddia etti. Durkheİm, Mauss ve Levy-Brull "ilkel" top­lumların mantıksal tasnif şekillerini açıkladı ve bilmeye ilişkin temel kategorilerin toplum­sal kökenleri bulunduğunu öne sürdüler. Ne var ki, onlar bu analiz türünü daha karmaşık toplumlara dek genişletmeye henüz hazır de­ğillerdi.
Max Scheler, bu alanın bir diğer başat kişisi-dir. O 1920'lerin başlarında Wissenssozİologie (bilgi sosyolojisi) terimini ortaya attı. Schcler, Marks'm alt-yapı kavramını farklı tarihsel dö­nemlerde ve çeşitli sosyal ve kültürel sistem­ler içinde kendine has yollarla düşünceyi bi­çimlediğine inandığı çeşitli gerçek faktörler (Reatfaktören) İle özdeleştirerek genişletti. Bu gerçek faktörleri zaman zaman kurumsal­laşmış İçgüdüsel güçler olarak, zaman zaman da tarih-dışı bir alt yapı kavramının ifadesi ola­rak görüyordu. Scheler'İn sonsuz bir değerler ve fikirler âlemi varlığı üzerindeki vurgusu, gerçek faktörlerle toplumsal ve kültürel (yani tarihsel) değişimi açıklarken onun elini kolu­nu bağlamaktadır.

Mannheim iledir ki, bilgi sosyolojisine sosyo­lojik bir bilim analizi İçin en ince İşlenmiş ve ihtiraslı programatik temel sağlanmış oldu. Tıpkı Scheler gibi Mannheim da, ırk gibi biyo­lojik faktörlerin, iktidar olma dürtüsü gibi psi­kolojik unsurların ve manevi hatta doğaüstü fenomenlerin alt yapıdaki temel ekonomik iliş­kilerin yerini alabileceğini öne sürerek altyapı kavramını genişletmiştir. O, modelini farklı bilgi formlarıyla ilişkili toplumsal şartlara uy­gulamış olup incelemelerinden bir kısmı hala bilgi sosyolojisinin birinci sınıf analiz örnekle­ri olarak kabul edilmektedir. Bu eserler, kültü­rel bir form olarak rekabeti, muhafazakar dü­şünceyi, nesiller arası kopukluk sorunlarını ekonomik ihtirası ele alır. Mannheim bilgi sos­yolojisinin özellikle entcllcktüel ve siyasal ha­yatta, rakip fikirleri, siyasal felsefeleri, İdeolo­jileri ve farklı kültürel ürünleri üreten şartlan sosyolojik olarak açıklamak suretiyle önemli bir rol oynamaya mahkum olduğu kanatindeydı.

Bilgi sosyolojisinin çağdaş biçimleri, teorile­rini özellikle Marks-Mannheim doğrultusun­da geliştirmişlerdir. Bu teoriler için Marks'ın Ekonomi Politiğin Eleştirisine Katkı adh kita­bından şu alıntıyı yapmak alışkanlık haline gel­miştir.

"İnsanların üstlendikleri sosyal üretimde on­lar iradelerinden bağımsız ve kopuk olmayan belirli ilişkiler içine girerler, bu üretim ilişkile­ri onların maddi üretim güçlerinin belirli bir gelişme aşamasına tekabül eder. Bu üretim ilişkilerinin toplamı, toplumun ekonomik yapı­sını, hukuki ve siyasal üst-yapıların üzerinde yükseldiği ve sosyal bilincin belirli formlarına tekabül eden gerçek temeli oluşturur...

Maddi hayattaki üretim tarzı hayatın sosyal, siyasal ve manevi karakterini belirler. İnsanların bi­linci varlıklarını belirlemez, tersine insanların sosyal varlıkları bilinçlerini belirler." Yapı (alt-yapı) ve üst-yapı terimleri Marksist olma­yan yazarlar tarafından da gelişigüzel kullanıl­mıştır.

Mannheim'in terime verdiği anlam bu Mark­sist anlayıştan etkilenmişti. Onun bilgi sosyo­lojisi alanına yaptığı katkı, İdeoloji ve Ütopya adlı kitabının adından da anlaşılacağı gibi, bil­gi sosyolojisini esas itibariyle üç ayrı düşünce tipinin İncelenmesi olarak görmekti: İlki, ger­çekçi düşünce yani belirli bir toplum İçindeki hakikat olarak işleyen ya da bu hakikata prag-matik olarak uygulanmış düşüncedir: "Orta­mın ürettiği gerçeklikten ne çok, ne de az olan"ı içeren düşünce. İkinci olarak ideolojik düşünce, yani nesnel gerçeklik isteğiyle değil, değişimin önüne geçme tutkusuyla belirlendi­ğinden dolayı gerçekçi-olmayan muhafazakar ve reaksiyoner grupların düşünce karakteristi­ği. Üçüncüsü ütopyacı düşünce, yani program­larının gerçekleştirilmesi mümkün olmayan ve bu nedenle de yine nesnel gerçeklik isteğiy­le değil, tasarlanmış bir gelecek arzusuyla be­lirlendiğinden ötürü gerçekçi-ol mayan dev­rimci grupların düşünce karakteristiği. Mann-heim'İn bilgi sosyolojisi bilimsel ve gerçekçi düşünceye karşıt olarak "ideoloji" ve "Ütop-ya"yı ele almakta ve düşünce-yapilannın "mas­kesini düşürecek" bir teknik olarak bilgi sosyo­lojisini kullanmaktadır.

Bilgi sosyolojisi bir de sosyal kaynakların te­melinde düşünce yapılarının geçerliliğinin araştırılması olarak görülebilir. Bu anlamıyla bilgi sosyolojisi bilgi teorisi (epistemoloji) adı verilen felsefi disiplinin bîr parça olur.

Bilgi sosyolojisi özellikle 1920'lcrin sonun­dan itibaren bir uzmanlık alanı olarak tanın­mışsa da genellikle diğer herhangi bir sosyolo­ji alanından daha çok öbür sosyal ve beşeri bi­limlerle ilgili olan tipik ve bazı bakımlardan bcn/.eri olmayan bir sosyoloji alanı olarak ka­bul edilir.

Bilgi sosyolojisi, Özcllike ideolojinin çeşitli boyutlarının ortaya çıkartılması yönündeki ça­baları teşvik etmiş ve bu alanda oldukça kaba­rık bir literatür oluşmuştur. Pozitivİstler tara­fından bilginin kökenini ve yapısını insanın zihninde, kollektif toplumsal bilinçte aradığın­dan ötürü, hermenötikçiler tarafından İse iro-nik biçimde, zihinden bağımsız bir toplumsal temelin bilgiyi ürettiği görüşünden dolayı eleş­tirilmiştir. Her iki tarafın da görüşleri bilgi sos­yolojisinin alanının ne kadar sınırsız olduğu­nu ve her kapıyı açan bir anahtar niteliği taşı­dığını göstermeye yeter. Felsefi olarak yorum­larsak, bilgi sosyolojisinin, Kaııı'ın zihinsel a priori kategorilerinin Hcgclci ruhun (gcist) açılımıfikriylcyorumlamasından oluştuğu söy­lenebilir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Bilgi Sosyolojisi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
eLamcafe Hoşgeldiniz :: Eğitim :: Öğretmen ve Adayları-
Buraya geçin: